24 Kasım 2006

Bir tane daha...

YOL

Kilometreler yarışıyordu birbiriyle altımdan akarken,
Gözlerim karanlık ufka kilitli,
Ayağımı hissetmiyorum artık,
Pedalla bütünleşmiş, kaskatı.

Yola ne zaman çıktığımı bile hatırlamıyorum,
Sadece gidiyorum.
İşte o anda açılıyor ufukta bir pencere,
Gözüm kamaşıyor bir an,
Elim ayağım her şeyim yerli yerinde,
Pencereye koşuyorum, kıvrılan yoldan.

Elbet biliyorum,
Hiçbirimiz isteyerek çıkmadık bu yola,
Sadece fark ettik,
Bir gün kendimizi bulunca yolda.

Önceleri pek bir eğlenceli geldiydi,
Anlayana kadar yolun yokuşunu, çukurunu,
İlk kıvrımlar, ilk virajlar alındı bir şekilde, birazda destekli,
Lakin, sapmalımıydı yoksa çataldan öbür yana?

Geçtiğim her viraj,
Her rampa, zorlasa da,
Sanki daha iyi gidiyormuşum gibi geldi bana,
Ama düşünmeden edemiyorum,
Sapmalı mıydım diğer yola?

Bu yola ben çıkmadım, çıkarıldım.
Bu yolları ben yapmadım, yaşadım,
Bu yolda ben durmadım, durduruldum,
Dönmeli miydim yoksa sağ yola?

Pencere açıldı sonuna dek,
Artık önemi de yok, çataldan sapmaya yada sapmamaya,
Artık kilometreler yarışmıyor altımda,
Yükselirken ben semaya.

(Adamın Biri, Kasım 2006)
(Bu şiirimsiyi bugünkü bir söyleşi üzerine yazdım)


Comments:
sen de şu dikkatimi çekiyor ...son kısım çok vurucu bir etki yapıyor..ve beyin ters köşe oluyor...mesela ben şiiri okur iken bir yorum geçti aklımdan ama şiirin sonuna geldiğim de bu son kısımların etkileyiciliğine değinme isteği daha ağır bastı...
 
Yaşadığımız yaşamlarda da sık sık ters köşeye yatmıyormuyuz...Bu onların yansıması olsa gerek sadece...
 
bu şiir için teşekkür ederim. :)
 
Yorum Gönder



<< Home

This page is powered by Blogger. Isn't yours?